Hayat, kimi zaman beklenmedik sürprizlerle dolu bir yolculuktur. Bu yolculukta bazı insanlar daha zorlu engellerle karşılaşabilir. 126 kilo ile başlayan Seyda'nın hikayesi, azim ve kararlılıkla nelerin mümkün olduğunu gösteriyor. İki yıl içinde 40 kilo vererek sadece görünümünü değil, yaşam kalitesini de değiştiren Seyda, birçok insanın dikkatini çekmeye devam ediyor. Kimileri onun mide küçültme ameliyatı geçirdiğini düşünse de, Seyda'nın bu başarıda gizli bir formülü var. İşte bu dikkat çekici dönüşümün arka planındaki hikaye!
Seyda, 126 kiloya ulaştığında yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda duygusal bir yorgunluk içinde olduğunu da kabul ediyor. Genç yaşta yaşadığı kilolu hayat, sosyal hayattan çekilmesine, öz güveninin sarsılmasına neden olmuştu. "Yalnızlıkla baş başaydım, sık sık arkadaşlarımın davetlerine katılmamaya başladım. Vücudumdan utanıyordum" diyen Seyda, yaşadığı zorlu dönemleri bir an önce geride bırakmak istediğini ifade ediyor. İşte tam bu noktada hayatını değiştirme kararı aldı. Sağlık problemleri yaşandığını hisseden genç kadın, kendi kendine nasıl bir yol çizeceğine dair düşünmeye başladı.
Seyda, sağlıklı yaşamaya yönelik adımlar atmak için önce beslenme alışkanlıklarını gözden geçirdi. Yavaş yavaş şekerli içecekleri, yağlı ve işlenmiş gıdaları hayatından çıkarmaya başladı. Bunun yerine sebze, meyve ve tam tahıllar gibi daha sağlıklı alternatifler eklemeye yönelmişti. Ancak onun bu süreci, yalnızca diyetle sınırlı değildi. Aynı zamanda fiziksel aktivitelere de yönelmeye başladı. İlk başta yürüyüşe çıkmakla başlayan bu süreç, zamanla düzenli spor yapmaya dönüşerek hayatının vazgeçilmezi haline geldi. Seyda, "Harekete geçmek belki de en zor olanıydı ama bir kez başladığınızda ilerlemekte oldukça keyifli" diyor.
Vücudundaki değişim ve sağlıklı alışkanlıkları geliştirmesi, Seyda'nın kendine olan güvenini artırmaya başladı. Zaman geçtikçe, dış dünyadan gelen tepkiler de olumlu yönde değişiyordu. "Herkes bana 'mide küçültme ameliyatı mı oldun?' diye soruyor" diyen Seyda, bu sorulara yanıt verirken gülümsemekten kendini alamıyor. Hedefi kilo vermek değil, sağlıklı ve dengeli bir yaşam sürmekti. Amacını gerçekleştirdiğini görmek, hem psikolojik hem de fiziksel olarak yaşadığı yenilik, tüm çabalarının karşılığını bulduğunun bir göstergesi oldu.
40 kilo vermenin ardından hayatında birçok değişiklik gerçekleşti. Öncelikle Seyda, daha aktif bir sosyal hayat sürmeye başladı. Arkadaşlarıyla düzenlediği etkinlikler ve aktivitelere yeniden katılmaya başladı. Artık, kendi bedeninin farkındaydı ve ona duyduğu öz güven tazelendi. Bu süreçte en çok sevindiği şeylerden biri de kendi hayatının dışında başkalarına ilham olabilmesiydi. Seyda, bu yolda ilerleyen birçok kişiye destek olmak için sosyal medya platformlarında yaşadığı deneyimlerini paylaşmaya karar verdi. Kilo verme yolculuğunun yalnızca fiziksel bir dönüşüm değil, aynı zamanda bir zihinsel evrim de olduğunu vurgulayarak başkalarına motivasyon kaynağı oldu.
Seyda, bu değişimi sadece kendi yaşamında değil, çevresindekilerin de hayatında pozitif etkiler yaratarak sürdürmek istediğini ifade ediyor. "Kendimle barışık olmam, yaşama tutkumun artması ve bu enerjiyi başkalarıyla paylaşma isteği, beni daha da güçlü kılıyor" diyor. Eski hayatına döneceğinden korkmadığını belirtirken, sağlıklı yaşamın bir yaşam tarzı olduğunu da sözlerine ekliyor.
Bu süreçte kendisini destekleyen aile ve arkadaşlarının öneminden de bahseden Seyda, onların motive edici yaklaşımlarının kendisi için çok değerli olduğunu vurguluyor. "Destek çok önemli ve bu yolculukta yalnız olmadığınızı hissetmek insanı gerçekten güçlendiriyor" diyor. Seyda’nın hikayesi, yalnızca zayıflamakla kalmayıp, ruhsal bir dönüşüm geçirmenin de ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
Sonuç olarak, Seyda'nın 126 kilodan 86 kiloya düştüğü bu iki yıllık macera, yaşam tarzı değişikliğinin ve iradenin gücünü kanıtlıyor. Kilo vermek nadir bir başarı değil; sağlıklı yaşamak ve hayatı dolu dolu yaşamak asıl başarıdır. Bu hikaye, kendiniz için de bir şeyler değiştirmenin ne kadar mümkün olduğunu gözler önüne seriyor. Siz de, sağlıklı bir yaşam için ilk adımınızı atmayı hiç düşündünüz mü?