Karadeniz kıyılarında balıkçıların en gözde avı olan hamsi, bu yıl beklenmedik bir şekilde denizlerde kayboldu. Balıkçılar, her yıl bu mevsimde yoğun bir av sürecine başlarken, bu yıl sürpriz bir durumla karşılaştılar. Birçok tekne, av sezonuna girmeden limana dönmek zorunda kaldı. Peki, hamsinin bu kadar hızlı bir şekilde yok olmasının arkasında yatan sebepler neler? Bu sorunun yanıtını derinlemesine inceleyelim.
Hamsi, genelde kış aylarında bol miktarda bulunmasına rağmen, bu yıl hamsi popülasyonunda gözle görülür bir düşüş yaşandı. Bu durumun arkasında, iklim değişikliği, kirlilik ve aşırı avlanma gibi faktörler etkili oluyor. Uzmanlar, deniz suyu sıcaklığındaki artışın, hamsilerin üreme döngüsünü olumsuz etkilediğini belirtiyor. Gerekli koşullar sağlanmadığında hamsi, yumurtlama dönemi için uygun ortam bulamıyor ve bu da gelecek yıllardaki hamsi popülasyonunu tehdit ediyor.
Diğer yandan, Karadeniz’deki kirlilik oranı da hamsi avcıları için büyük bir tehdit oluşturuyor. Tarım ilaçları, plastik atıklar ve sanayi atıkları, deniz ortamını bozan önemli etkenler arasında yer alıyor. Bu kirlilik, hem hamsilerin yaşam alanlarını etkiliyor hem de besin zincirini bozuyor.
Hamsi avlarının azalması, balıkçıların ekonomisi üzerinde de büyük bir etki yaratıyor. Özellikle Karadeniz kıyısındaki balıkçılar, yıllık gelirlerinin büyük bir kısmını hamsiden elde ediyor. Teknelerin erken limana dönmesi, hem balıkçıların hem de tedarik zincirinin büyük darbe almasına yol açıyor. Bu durum, yerel ekonomilerde istihdam kaybına ve dolayısıyla bölgelerde sosyal ve ekonomik sorunlara neden olabilir.
Balıkçılar, hamsinin bittiği bu dönemde alternatif av türlerine yönelmek zorunda kalıyorlar. Ancak, bu başarı oranı hamsi kadar yüksek olmayabiliyor. Örneğin, mezgit ve palamut gibi diğer balık türlerinin avı, hamsi kadar talep görmüyor. Bu nedenle, balıkçılar için yaşanan bu durum, ciddi bir belirsizlik oluşturuyor.
Bu krizin önüne geçmek için yerel ve ulusal yönetimlerin harekete geçmesi gerekiyor. Balıkçılıkta sürdürülebilirlik kavramının öneminin arttığı bu günlerde, avlanma kotası ve denetimlerin artırılması şart. Uzmanlar, hamsi popülasyonunun tekrar yükselebilmesi için koruma alanlarının oluşturulması ve deniz ekosisteminin korunmasının gerektiğini vurguluyor.
Özetle, hamsinin denizlerde azalma göstermesi, yalnızca bir tür için değil, birçok insan için büyük sorunlar yaratıyor. Balıkçıların çektiği sıkıntılar, aynı zamanda taze balık tüketiminin azalmasına ve dolayısıyla gıda güvenliğinin tehlikeye girmesine neden oluyor. Hamsi avcılığının geleceğinin nasıl şekilleneceği, bu sorunların çözümü için atılacak adımlar belirleyecek.
Teknelerin limana veda etmesi, Karadeniz’in simgesi haline gelmiş olan hamsinin geleceğinin ne olacağı hususunda ciddi bir soru işareti oluşturuyor. Bu krizin kalıcı hale gelmemesi için hep birlikte harekete geçilmesi gerekiyor.